29 Mayıs 2017 Pazartesi

"SAYIN BAŞBAKAN" MI, "TAYYIP BEY" MI?

Arkadaşlar, durumu ve bütün esprileri kesinlikle anladıklarını ifade edip, "Tamam biz akşam balık yemeye gidiyoruz, orada sıkılırsanız gelin" deyip, benimle olan dostluklarım tekrar gözden geçirmek için telefonu kapatıyorlar!

Evet efendim. NATO zirvesi için Topkapı Sarayı'nda verilen davette ben de vardım.

Şimdi, bu önemli toplantıyla ilgili anılarımı ve dünya barışına yaptığım katkıyı okuyacaksınız!

"Başbakan daveti" deyince, insan bir durup düşünüyor. Ne giymeli, nasıl oturmalı kalkmalı. Olur da Başbakanla, Cum-hurbaşkanı'yla tanışırsan nasıl hitap etmeli. "Sayın Başbakanım" fazla resmi, azıcık da yalaka mı ne? "Tayyip Bey" desen, o da Başbakan'a değil, apartman yöneticisine hitap eder gibi, hafif laubali. Bırak onu, George Bush gelip sohbet etmek isterse, terbiyesizleşmeden nasıl iki tane laf sokmalı? Hayır zevkle terbiyesizleşilir de, davetliyiz, o da bir yerde misafir, ayıptır.

Elbette bütün bunları düşünmek için çok geç, çünkü zarif

eşim, yılın en önemli davetine gideceğimizi bana aynı gecenin sabahında haber verdiği için, kıyafetti, saçtı baştı, fazla seçeneğim yok.

* Yolculuk Nereye Kardeşim kitabından.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder